2 Temmuz 2011 Cumartesi

Baş Örtüsüyle GURUR DUYUYORUM !

Dünya çapında düzenlenen yarışmalarda 1. gelen güzelleri tebrik etmek ve başarısını simgelemek adına güzel taçları hediye ediyorlar da, biz sıradan bayanlar başörtümüzü başımızın tacı yapıyoruz diye neden kınanıyoruz, neden dışlanıyoruz, neden garip bakışları üzerimizde toplandığını görüyoruz?
Başımın tacıyla beni yani, bir insanı bağdaştıramayanlar var. Oysa ben de onlardan biriyim. Ben de bir insanım. Sanırım bunu bilmeyenler çoğunlukta. İnsan olduğumu sonradan fark eden biriyle ilgili bir anımı paylaşayım sizlerle: Bir gün başörtüm boynumdan kaymış ve hafif bir şekilde boynumun görünmesine sebep olmuş. Bunun üzerine arkadaşım şaşkınlıkla: “Aaa!! Senin de tenin diğerleri gibi… ” Ne yani ben başım örtülü diye diğer insanlar gibi bir tene sahip değil miyim? Ben insan değil miyim?
Ben de rahatça okumak istiyorum mesela. Neden başı kapalı okumak isteyen biz bayanlar bu isteğimizi dile getirince susturuluyoruz? O susturanların  başları açıkmış diye, biz hiç onları yargıladık mı? Biz başımızı açıp da okullarımıza giriyoruz. Onlara tesettürü empoze etmeye çalıştığımız bir zaman oldu mu? O zaman başörtü yasağı kalkar gibi olduğunda, okulların bir kısmına başörtülü girmek serbestleşince bize tahammül edemeyen bir grup insan neden başörtülülerin, başı örtülü olmayanlara baskı yapacağını söyledi? Asıl baskı gören bizler değil miyiz? Sen başörtülü müsün? O zaman sosyal bir insan olamazsın. Okuyup kendini geliştiremezsin, spor yapamazsın, modern giyinemezsin, evden çıkamazsın, tatil yapamazsın vs…
Ne demek modern giyinemezsin? Başörtülü olduğum için benim modern giyinmeye hakkım yok mu? Moda genel olarak başörtüsüz bayanlara hitaben yapılıyor gibi görünüyor. Değil… Bizim de giyim tarzımızı yansıtan firmalar ve onların da koleksiyonları var. Gayet de modern çizgilere sahipler. Öyleyse neden modern giyinme özgürlüğümüzü kısıtlayalım? Neden belirli kalıplarda sınırlı kalalım?
Tatil yapmamız da yadırganır oldu son zamanlarda. Herkes bikini giymek zorunda değil. O halde neden ben haşama giyip de denize girmeye kalktığımda gözler benim üzerime çevriliyor. Onların yaptığını ben de yapmak istiyorum, hepsi bu. Çok mu şey istiyorum sizce? Yüzmek sadece tesettürsüz insanların hakkı mı?
Ve spor… Örneğin; neden ben bungee jumping yapamıyorum? Etrafımda çok fazla imkan var. Tamam, kabul bungee jumping abartı. Peki ya fitness merkezleri? Neden öcüymüşüz gibi bakıyorlar oraya girdiğimizde… Hadi bu da abartı. Peki ya yürüyüş? Özellikle Ankara’da yürüyüş yolları çok fazla var. Neden orda yürüyen tesettürlü bayanlara “senin yürümeye hakkın yok, sağlıklı yaaşamaya hakkın yok, o zaman niçin sen yürüyorsun?” düşüncesiyle bir bakış atıyorlar?Mahalle baskısı dedikleri o şeyi biz yapmıyoruz, bize yapıyorlar.


Son olarak evet, başörtüm başımın tacı… Onunla gurur duyuyorum. Ama başımın tacı olan başörtümü yadırgayanlar olduğu müddetçe sanırım duyduğum gururu benimle aynı fikirde olan insanlar dışında kimseyle paylaşamayacağım.



Zeynep Ürküt

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder